Başkurtların Tarihi
Etiket Fiyatı : 250.00 TL
İş Kültür İnternet Sitesi Fiyatı
187.50 TL
Açıklama
Başkurtların Tarihi
Başkurtların Tarihi, bugün Rusya Federasyonu’nda bulunan Başkurdistan Cumhuriyeti ve halkı hakkında yazılmış sayılı eserlerden biridir. Aslen Başkurt olan Ord. Prof. Dr. Zeki Velidi Togan bu eserde, doğduğu ülkenin ve halkının geçmişine bir tarihçi gözüyle bakmakta, hayvancılık ve kuru tarım çerçevesinde toprağa bağlı uğraşları için ortaya koydukları mücadeleleri ele almaktadır. Ural Dağları’nın özellikle batısına yerleşmiş bu yarı göçebe halktan 922’de Bağdat’tan Edil Bulgarlarına giden elçilik heyetinde bulunan İbn Fadlan ayrıntılı olarak bahsetmiştir. Erken dönem İslam kaynağı kabul edilen bu bahiste Başkurtların Ortadoğu’ya geldikleri anlatılır. Öte yandan yeraltı madenleri, kıymetli taşlar, tilki ve kunduz gibi ticari mallarla Hazar sahilleri ve Kafkaslar yoluyla güneydeki İslam dünyasıyla temasları devam etmiştir. Daha sonraki tarihleri Kıpçaklar, Altın Orda ve Rus Çarlık idaresi arasında geçmiştir. Başkurtlar, tarihsel olarak 7 veya 12 kabileden oluştukları düşünülen ve bu kabilelerin bir arada bulunmasıyla meydana gelen bir birliktir. Tarih boyunca doğudan gelen ve kendilerine katılan farklı kabilelerin kendi isimlerini ve köken bilgilerini koruyarak, birlik içinde yaşamlarını sürdürebilmeleri sayesinde zenginleşen Başkurt kültürü, yerli ve yabancı etnologların ve halkbilimcilerin ilgisini çekmiştir. Zeki Velidi Togan, eski ve modern dönem kaynaklarına atıfta bulunarak ve bunları karşılaştırarak incelediği eserinde, Başkurtların tarihine ilişkin büyük bir boşluğu doldurmaktadır.
Ahmet Zeki Velidi Togan (1890-1970) Şimdiki Rusya Federasyonu Başkurdistan Cumhuriyeti topraklarında İşimbay kazasının Küzen köyünde doğdu. Arapçayı babasından, Farsçayı annesinden öğrendi. Bu arada Rusça öğrenmeye de başlamıştı. Dayısı Habib Neccar’ın medresesine giderek Arap edebiyatı dersleri aldı. Eğitimini Kazan’daki Kasımiye Medresesi’nde tamamladı. Mensubu bulunduğu Başkurt toplumunun meselelerine eğilirken diğer yandan Türk tarihiyle ilgilendi. 1923’te İran’a geçti. Meşhed’deki kütüphanede o zamana kadar ortaya çıkmamış olan İbn Fadlan’ın Seyahatname’sini buldu. Türkiye Maarif Vekili Hamdullah Suphi Tanrıöver’in resmî daveti üzerine 1925’te İstanbul’a geldi, ardından Ankara’ya geçti. 3 Haziran 1925’te Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı oldu. Maarif Vekâleti Telif ve Tercüme Heyeti üyeliğine tayin edildi. 1927’de İstanbul Dârülfünunu Edebiyat Fakültesi’nde Türk tarihi muallimliğine getirildi. 1935’te İbn Fadlan hakkındaki doktorasını tamamladı ve Almanya’da Bonn Üniversitesi’nde çalıştı. 1938’de Göttingen Üniversitesi’ne geçti. 1939’da Türkiye’ye dönüp yeniden İstanbul Üniversitesi’nde göreve başladı ve 1970 yılında vefatına dek çalışmalarına burada devam etti.