Gıda Korkusu – Beslenmeye Dair Endişelerin Tarihçesi
Açıklama
Gıda Korkusu – Beslenmeye Dair Endişelerin Tarihçesi
Harvey Levenstein mizahı hiç elden bırakmadığı bu sosyal tarih çalışmasında, Amerikalıların gıdalarla ilgili dinmek bilmeyen endişelerini geniş bir tarihsel bağlama yerleştiriyor. 19. yüzyılın mikrop korkusunun, 21. yüzyılda yerini artık hepimizi ilgilendiren kolesterol, kimyasal katkı maddeleri ve işlenmiş gıdalarla ilgili kaygılara bırakmasının izini sürüyor.
Amerika’nın yeme içme tarihi, bu ülkeden dünyaya yayılan beslenme modalarının, hızla gelip geçen furyaların ve özel diyetlerin tarihidir aynı zamanda. Levenstein çılgın pazarlama ve üretim yöntemleri geliştiren gıda endüstrisini kendi haline bırakan hükümetlerin sorumsuz tavrını; reklamlarda ürünlere günün korkularına sözde deva olacak birçok asılsız özellik atfedilmesinin sonuçlarını gözler önüne seriyor. Kitap okura bugün hâlâ süren kolesterol tartışmalarına geriye dönük olarak bakma imkânı da sunuyor. Günümüzde ideal beslenme için önerilen “doğal gıdalar”ın ise sandığımızdan çok daha uzun bir geçmişi olduğunu görüyoruz.
Levenstein beslenme konusunda hiçbir kuralın kesin ve bağlayıcı olamayacağı sonucuna varıyor. Aralarında Nobel Ödülü sahiplerinin de bulunduğu en değerli bilim insanlarının körükledikleri birçok korkunun daha sonra asılsız ya da abartılı olduğunun anlaşılması da bu sonucu destekliyor.
Harvey Levenstein Ontario, Hamilton’daki McMaster Üniversitesi’nde Emeritus profesördür. Meslek hayatının başında işçi sınıfının tarihiyle ilgilenen ve Amerika’daki sendikalar üzerine eserler kaleme alan Levenstein, ünlü Amerikalı aşçı Julia Child’ın kitapları sayesinde yemek pişirmeyi ilerlettikten sonra yemek tarihine merak sardı. Yazarın kitapları arasında Revolution at the Table: The Transformation of the American Diet ve Paradox of Plenty: A Social History of Eating in Modern America da bulunuyor.