Kasırganın Gözü
Açıklama
Kasırganın Gözü
İçindeki fırtına bir kasırgaya dönüşen kişi dışarıdan bakan gözlere dingin görünüyorsa bunun tek nedeni olabilir: Kasırganın ıssızlık ve sessizlikle yoğurulmuş gözünde, bir yorgunluk ve tedirginlik anıtı gibi dikilmiştir. Çevresinde dönen geçmişi ve şimdiki zamanı yüzünde bilgece bir ifadeyle izlemektedir. Ben dediği, kendini oynayan bir yabancıdır artık… Necati Tosuner kasırganın gözünden bakarak anlatıyor geçen hayatı ve gelecek kaygısını.
Yarın son cemre de düşecekti…
Havaya, suya düşmüştü, sıra topraktaydı.
Ama, kış yine gelecekmiş gibiydi sanki. Doğa, yeni bir huy edinmişti kendine: Yanıltmayı sever olmuştu. Karşıki bahçenin –biraz erken– çiçeklenmiş ağaçlarına baktım. Sonra ağır ağır gözlerimi yanlardan yukarı kaldırarak, sahne dekoru altındaki gizli ışığa bakarmış gibi gökyüzüne diktim gözlerimi.
Büyümüş, ve derinliğini kazanmıştı buradan bakınca.
Dirseğimi yasladım, dışarıya uysal uysal bakındım durdum.
1963 yılından bu yana yazdığı öykü, deneme ve romanları pek çok kez ödüllendirilen Necati Tosuner, Kasırganın Gözü ile 2008 Attilâ İlhan Roman Ödülü’nü kazandı.