Siyah Lale
Etiket Fiyatı : 80.00 TL
İş Kültür İnternet Sitesi Fiyatı
60.00 TL
Açıklama
Siyah Lale
Siyah Lale
Alexandre Dumas On dokuzuncu yüzyılda Avrupa’yı saran siyasal ve sosyal çalkantıları yaşamasına rağmen daha çok on altıncı ve on yedinci yüzyılın tarihi olaylarını konu alan üç yüzden fazla roman yazdı. Yaşadığı dönemin sevilen ve en çok okunan romantik yazarlarından biridir. Siyah Lale romanı, yazarın Monte Cristo Kontu, Demir Maske gibi en tanınmış eserleri arasında yer alır. Hollanda tarihinde “lale çılgınlığı” olarak bilinen dönemin üzerinden otuz yıl geçmiştir. Johan de Witt ve kardeşi Cornelis idam edilmiştir; Hollanda, tarihinin en sancılı günlerini yaşamaktadır, bu sırada Çiçek Üreticileri Derneği ilk siyah laleyi yetiştiren kişiyi ödüllendireceğini ilan eder. Cornelis van Baerle adındaki genç bir doktor, ilk siyah laleyi yetiştirmek için harekete geçer, ama yazgısı onun bu arzusunu hapisle, aşkla ve fedakârlıkla sınayacaktır.
Volkan Yalçıntoklu (1961-2022): Saint-Joseph Lisesi’nde okudu. 9 Eylül Üniversitesi Tıbbi Biyoloji ve Genetik Bölümü’nü bitirdi. Uzun yıllar kitapçılık yaptı. Fransızca ve İngilizceden çeviriler yaptı. Eserlerini çevirdiği yazarlar arasında Victor Hugo, Émile Zola, Jules Verne, Helene DeWitt, Alan Snow, Richard Maltby Jr., Lyman Frank Baum, Charles Perrault yer alıyor.
I
Kıymet Bilen Bir Halk
20 Ağustos 1672 günü, daima hareketli, düzenli ve şirin görünümüyle her günü pazar gibi geçen; gölgeli parkları, gotik evlerine doğru eğilmiş ulu ağaçları ve oryantal denebilecek kubbelerinin, çan kulelerinin yansıdığı geniş aynaları andıran kanallarıyla Yedi Birleşik Eyalet’in başkenti olan Lahey şehrinin tüm ana caddelerinden kırmızı ve siyah bir kalabalık sel gibi akıyordu, soluk soluğa kalmış bu kaygılı insanlar bellerinde bıçaklar, omuzlarında tüfekler ya da ellerinde sopalarla, Hollanda’nın eski başbakanı Jan-Johan de Witt’in Cerrah Tyckelaer tarafından cinayete azmettirmekle suçlanan kardeşi Cornelis Witt’in tutulduğu ve parmaklıklı pencereleri bugün bile herkes tarafından gösterilen ürkütücü Buitenhof Hapishanesi’ne doğru koşuyorlardı..