Zehra
Etiket Fiyatı : 54.00 TL
İş Kültür İnternet Sitesi Fiyatı
35.10 TL
Açıklama
Zehra
Zehra, Tanzimat edebiyatının temel dinamiklerini en iyi yansıtan romanlardan biridir. Kıskançlık, aşk, ihanet temaları etrafında toplumsal dokuyu, kadın-erkek ilişkilerini ve o dönem geçerli ahlaki kodları gerçekçi bir biçimde yansıtır. Okur olarak Beyoğlu başta olmak üzere Kâğıthane, Büyükdere, Rumelifeneri’nde kahramanlarla birlikte gezer, o semtlerin havasını soluma fırsatı buluruz. Dönemin Şehzadebaşı tiyatro hayatı, tulumbacıların dünyası ya da cinayet soruşturması gibi toplumsal olgular hakkında aktardığı eşsiz gözlemleri de bu eseri çok değerli kılan ayrıntılardandır. Genç yaşta kaybettiğimiz yetenekli yazarımız Nabizade Nâzım, Zehra’nın akıcı hikâyesi ve gerçekçi gözlemleriyle bize 1894 İstanbul’una harika bir edebi bir yolculuk yapma fırsatı sunar.
Nabizade Nâzım (1862-1893)
Nabizade Nâzım İstanbul’da dünyaya geldi. Annesi o çok küçükken öldü, babasını da ilkokuldayken kaybetti. Subaylık eğitimi alan Nabizade Nâzım, bir süre Mekteb-i Harbiye’de dersler verdi. Ardından Kaş’ta, Suriye’de ve Manastır’da çeşitli askeri görevler aldı. 1891’de Ayşe Naciye Hanım’la evlendi, ancak evliliğinin henüz ilk aylarında yakalandığı kemik vereminden kurtulamayarak hayatını kaybetti. Edebiyatla çok genç yaşlarda ilgilenmeye başlayan Nabizade Nâzım’ın ilk yazısı 1880’de Vakit’te yayımlanmış, daha sonra Hazine-i Evrak, Mirat-ı Âlem, Maarif, Manzara, Berk ve Servet-i Fünun gibi edebiyat dergileriyle Tercüman-ı Hakikat, Servet ve Mürüvvet gibi gazetelerde yazı ve eserleri çıkmıştır. Şiirlerinde Batı tarzı, yenilikçi bir yaklaşımı benimser. Ancak şiir çalışmaları edebi hayatının belli bir devresiyle sınırlı kalmış, özellikle 1890’dan itibaren sade ve doğal bir üslupla kaleme aldığı hikâyelerini yayımlamaya başlamıştır. Çevirileriyle de dikkati çeken Nabizade Victor Hugo, Alfred de Musset, Chateaubriand, Alexandre Dumas Fils gibi Batılı yazar ve fikir adamlarından yaptığı tercümelerle çeşitli Batı edebi akım ve düşüncelerinin Türk okuyucusu tarafından tanınmasına yardımcı olmuştur. Ona asıl şöhretini kazandıran, Karabibik adlı uzun hikâyesiyle Zehra romanıdır. Karabibik edebiyatımızda gerçekçilik ve natüralizmin ilk örneklerinden kabul edilmiştir. Özellikle Zehra romanında doğrudan doğruya gerçekçiliği uygulama yoluna gitmiş, romanı yazarken İstanbul tulumbacılarının o günkü hayatı, Şehzadebaşı tiyatroları, cinayet kovuşturması gibi konularda araştırmalar da yapmıştır. Nabizade Nâzım’ın seçme eserlerine Türk Edebiyatı Klasikleri Dizimizde yer vermeyi sürdüreceğiz.